Vücut geliştirme sporu yapmak ve başarılı olmak istiyorsan bu amaca ulaşmak için, egzersiz ve diyet adı verilen iki stratejiyi birlikte ve sıkı bir disiplinle uygulamalısın.
Vücut Geliştirmede antrenmanların rolü ikilidir : Birincisi, eğer kas liflerini bitkinlik noktası, yani hareketin kaslar tarafından yapılamayacağı noktaya kadar çalıştırırsan, taze gıda maddeleri, özellikle de glikoz ve belli koşullar altında da amino asit gereksinimi yaratmış olacaksın
İkincisi, antrenman yaptığında kanın, kas liflerine akışını hızlandırırsın, bu durumda uyanan isteği karşılayan yeterli besini yaratatacksın
Bu durumda, kas liflerini, antrenman sırasında yakılan besinden daha fazlasını almaya yöneltmiş olacaksın.
Pek doğaldır ki egzersizleri çok çeşitli şekillerde yapabilirsin. Ancak bunların hepsi vücut geliştirmek için uygun değildir.
Bu egzersizlerin tipi, şekli, sayısı ve uygulama tarzı,Fitness türü çalışma modellerini meydana getirmektedir.
Vücut geliştirmede, bu tip egzersizler sırasında, kas liflerinde enerji tüketimi “An aerobik” ( oksijensiz ) olarak, kandaki glikozun lâktik asitle parçalanması ile olur.
Bu arada bileşik oksijen yetmezliği özellikle, kuvvetli egzersiz sonrası kan akışını hızlandırır.
Bundan sonraki yemeğinin ve artan protein düzeyinin başlıca amacı; besinden alınan proteinle kandaki amino asit düzeyini yükseltmek olmalıdır.
Oturarak çalışan bir kişinin günlük besin tüketimindeki ihtiyacı olan protein oranı % 10 – 13’dür.
Ama Vücut geliştirme yapan bir kişi olduğun için bu miktarın en az iki katı kadar protein almalısın
Rejim ve egzersizi bir yana bırakırsak, vücut geliştirmen için en önemli etkenlerden birisi, belki de en önemlisi hormonların, özellikle androjen hormonlarının dolaşım düzeyidir.
Bu hormonlar, kaslarının büyümesinde doğrudan uyarıcı etki yapmaktadırlar. Kas liflerine kan yoluyla giren bu hormonlar, kas protein sentezini yöneten genleri harekete geçirirler.
Erkek vücudundaki androjen düzeyi kadınlara oranla çok daha fazladır ve bu da kadınların vücut geliştirmelerini zorlaştıran başlıca etkendir.
Erkeklerde, kas hacmini genişleten temel madde olan testosteron hormonu, kadınlara nazaran otuz kat daha fazladır.
Bunun yanı sıra, kadınların kalbi daha küçük, oksijen taşıyıcı hemoglobinleri ve kas liflerinde güç üreten “ mitokondria “ maddesi daha azdır.
VÜCUT GELİŞTİRME SPORUNUN VÜCUT TEMEL SİSTEMLERİNE ETKİLERİ
Vücut geliştirme sporunu bilimsel ve modern anlamda daha iyi kavrayabilmen için,
Anatomi-Kas ve İskelet Sistemi ile vücut geliştirmenin, vücudun temel sistemlerine olumlu etkilerini iyi bilmelisin. :
ÖLÇÜ NASIL MEYDANA GELİR
vücut geliştirme çalışmaları neticesinde, fibril kalınlıkları artar, sayılarında ise bir artış meydana gelmez.
Fibril kalınlığının artması, kaslarda ölçü ve kuvvet artışı sağlar.
Buna kaslarda büyüme yani “ Hipertrofi “, aksi duruma yani zayıflamasına da “ Atrofi “ denir.
Fibrillerin, egzersiz sırasında yavaş ve süratli kasılanları vardır. Yavaş kasılanlar kırmızı renkli ve dayanıklılık,
süratli kasılanlar ise beyaz renkli ve kuvvet fibrilleridir.
KASLARIN SİNİRLERLE KOORDİNASYONU
Antrenman sırasında kasların sinirlerle ilişkisini iyi bilmen çalışma verimini arttırır.
Kasın tipine göre 3 – 1000 arasında değişik adette kas fibriline, motör sinir ünitesi tarafından sinir dalları verilir.
Merkezi sinir sisteminden gelen emirler, istemli veya refleks yoluyla bu sinir dalları tarafından kasa iletilir ve hareket oluşur ve egzersizi yapmaya başlarsın.
Yaptığın antrenmanın yoğunluğuna göre, Kasılmaların derecesi, uyarılan motör sinir ünitesi sayısına, uyarım sıklığına ve zamanına göre değişir.
Vücut geliştirme antrenman evrelerinde, kasın kuvvetinin gelişebilmesi ve form kazanabilmesi için gerekli olan şu şartları hep göz önünde bulundurmalsın
1. Hareketi bir dirence karşı yapmalısın ve direncin de giderek artması şarttır.
2. Tekrar sayısını arttırmalısın.
3. Kasın, kasılı olduğu süreyi arttırmalsın,
4. Tekrar sıklığını arttırmalısın.
5. Konsantrasyonun devamlı olmalıdır.